Buhur-ı Meryem
Osmanlıca yazılışı: Buhûr-i Meryem مريم بخور
Osmanlıca yazılışı: Meryem : مريم
Osmanlıca yazılışı: Buhur : بخور
Meryem, Hz İsa’nın annesidir. Buhur ise Farsçada tütsü anlamına gelir. Şu halde Buhûr-i Meryem مريم بخور , sözcük anlamları ile Hz Meryem’in tütsüsü veya kokusu anlamına gelir. Fakat sözlüklerdeki anlamları ile edebiyattaki anlamları sözcük anlamlarından birazcık daha farklıdır.
Buhûr-i Meryem sözlüklerde: “siklamen, tavşankulağı da denilen çuha çiçeğigillerden yaprak ve çiçek sapları kökten sürme, çiçekleri baş aşağı dönmüş bir süs çiçeği” şeklinde tarif edilir. Günümüzde daha ziyade sıklamen çiçeği olarak bilinen bu çiçek “20’den fazla türe sahip , gerek rengi, gerek kokusu gerekse de zor koşullara dayanıklı türleri ile oldukça “ çok sevilen , Hz Meryem’in Hz İsa’yı doğururken bu bitkiye yapıştığı için kutsal da sayılan bir çiçektir. Bu efsane nedeni ile sıklamen çiçeği eski edebiyatta Buhur-u Meryem, adı ile bilinir.
Buna rağmen Buhur-ı Meryem tabirinin klasik divan edebiyatında şairlerin ve yazarların zihninde farklı anlamları da vardır. Buhur-ı Meryem klasik edebiyatta sık sık karşımıza çıkar. Bu nedenle hem çiçek olarak hem de bu çiçek ile ilgili olarak telmih edilen efsane olarak adından en çok bahs edilen çiçekler arasındadır.
Klasik edebiyatımızda Meryemana eli de denilen sıklamen çiçeğinin o güzel kokusunu Hazret-i Meryem’in elinden aldığına inanılmaktadır. Bu inançla ilgili efsane ise şu şekildedir.
Rivayete göre Hazret-i Meryem, Hazreti İsa’yı (a.s.) doğururken bu bitkiye yapışmış, bu bitki de onun beş parmağı gibi beş parmağa benzeyen bir surette oluşmuştur. [1] Hz Meryem’in doğum esnasında tuttuğu çiçek olarak bilinen “Bu çiçek günümüzde siklamen olarak bilinen temizliğin ve saflığın da çiçeğidir.” [2]
Siklamen rengi koyu, fuşya renkli bir pembe tonu bir renktir. Bahçe ve parklarda sıklıkla rastladığımız siklamenler sonbahar ve ilkbahar aylarında çiçek açar. Çiçekleri ise ele ve parmaklara benzetilmiş, divan edebiyatında Hz Meryem, Hz İsa, Hz Meryem’in eli, parmakları ile birlikte kullanılmıştır. Buhur u Meryem’den bahsedilince yukarıda anlatılanlara ve efsanelere telmihler yapılmış denilmektedir.
Erişti hakten bûy-ı behur-i Meryem eflâke
Muattar eyledi göklerde dâmân-ı Mesihâ’yı. Baki
(Buhur-ı Meryem’in kokusu yerden göklereerişti. Hz. İsâ’nın eteğini kokulara boyadı.)
Dem-i İsâ dirilir bûy-i buhûr-ı Meryem
Açtı zambak yed-i beyzâ-yı kef-i Mûsâ-var. Baki
(Buhur-ı Meryem’in kokusu İsâ’nın nefesi gibi toplanır. Zambak Mûsâ’nın nur neşreden yed-i beyzası gibi açtı.)
Seni teshir için ey mugbece-i İsa- dem
Yakaram deyr-i muhabbette behur-ı meryem La edri
Nahlet-i Meryem denilirse murat
Pür – bereket nesneye et itimat Nuhbe-i Vehbi
Hizmetde o gül-dene demâdem
Îsâgülidir buhûr-ı Meryem Şeyh Galip
KAYNAKÇA
- [1] A. Talat Onay, Edebiyatımızda Mazmunlar, MEB Yayınları, 1996- SHF 136
- [2] Bilal Arıoğlu, Behur-ı Meryem, https://erdemlihayat.com/2013/02/04/buhur-i-meryem/