ÖZNELER

ÖZNELER

Dün otobüste, iki adamın konuşmalarına kulak misafiri oldum. Mecburen... Çünkü Türkçe konuşuyorlardı. Etrafımda dolaşan o kadar Almanca kelime içinden Türkçe olanları kulaklarım, kendiliğinden, seçip çıkarıyor. 

- Oy verdin mi?

- Verdim verdim... Sen?..

- Bugün akşam gidecem. Saat 10'a kadar açıkmış. 

- Hee... Zaman dar olunca, süreyi uzattılar.

- Kime verdin?

Adam biraz durakladı. Normal bir Avrupalı bu soruyu hakaret kabul eder. Kimsenin, oyunu kime verdiği sorulmaz. Ama biz Türküz....Sorarız, merak ederiz... Bunu bir aşamadık.

Adam, kısa bir tereddütten sonra;

- Ötekileştirmeyen, ezmeyen, hakkı hukuku gözeten, cumhuriyetimizi koruyan, halkın emeğini üç beş kişiye peşkeş çekmeyen, teröristlerle masaya oturmayan, yalan söylemeyen, gelecek için güzel şeyler vaat eden kimse ona verdim.

- Vaaay ağbim, sen de bizdenmişsin. Var ol... İnşallah kazanacağız. 

- İnşallah...

- Ağbim bu durakta iniyom ben, hoşça kal... Bizim dükkâna da buyur ara sıra.

- Güle güle... Yengeye selam...

O indi. Biraz sonra başka biri bindi otobüse. Önce beni gördü, Türk olduğumu tahmin edince gözlerini kaçırdı. Diğer adamı görüp yanına gitti. 

- Selamun aleyküm.

- Aleyküm selam.

- Nasıl gidiyor ağbi, her şey yolunda mı?

- Evet... Sizin nasıl işler?

- İyi şükür... Bir de şu seçimler bitseydi de bir rahatlasaydık.

- Biter biter...

- Oy verdin?..

- Hee verdim.

- Ben de verdim.

- Hayırlı olsun.

- Olur olur... Benim içim rahat... Bizim için en hayırlısı kimse ona verdim. 

- Yani?..

- İşte... Ötekileştirmeyen, ezmeyen, hakkı hukuku gözeten, cumhuriyetimizi koruyan, halkın emeğini üç beş kişiye peşkeş çekmeyen, terörle işbirliği yapmayan, yalan söylemeyen, bütün dünyaya kafa tutan... Ona verdim.

- İyi işte ne güzel...

- Ezanları kimse susturamaz, bayrağımızı kimse indiremez. Yerli uçağımızı, yerli uzay mekiğimizi, yerli arabamızı inkâr mı edelim?.. Ülkeyi en iyi yönetene, emaneti ehline bırakmak lazım.

- Ülkeyi en iyi yönetene, emaneti ehline... Doğrudur... Ülkenin varlık fonu dahil her şeyine göz koyana, hazineyi boşaltana, insanları açlığa mahkum edene değil yani....

- He vallaa bıktıydık haa... Gitsin artık da, bir "Bay bay" da biz diyelim ona...

Benim durağıma gelince indim. O zamandan beri düşünüyorum;

duyduğum cümlelerin özneleri aynı mıydı, farklı mıydı? 

 

 

 





Seferi (Nurcan Bedir Ören)Admin / Kadın / 6/19/2016