Bir mayın tarlasında yürümüşüm: bencileyin bir aşktı ve sonunda kundaklanan mahzun gülüşüm…

Fıkrası beyitlerin

Zemherilerde yaşam süren

İlahi Işığın sönmediğine vakıf

Aşkla sırnaşan özleme yanaşık

Bir dua bir temenni

Emme basma tulumba gibi değil oysa hayat…

Misafir kılındığım handa

Sancılanmadığım ne malum?

Kürediğim hayallerim vardı senden önce

Yanıp sönen bir ateşten çok öte

Issızlığın lahzası

Ayağımın altında kayan zeminse çok yaslı ve nemli

Aksi mi yüreğin?

Ant içtiğim bir yemin mi içimde semiren kimliğim?

Aşkın nüansı bildiğim bir şiirden fazlasıyım ben

Nemalandığım yalnızlığın

Bakaya kalan ricası

Elbet gölgesiz bir yoldu yürüdüğüm

Varsın olsun acıların hüküm

Sürdüğü.

Bir recim mi?

Ya da bir resim görünmezliğin meali

Kök hücresinde şairin

Uçup esen bir kuşun acıklı hikâyesi

Konduğum her yürek

Kovulduğum defalarca

Andığım her dün her izlek

Şüheda mazinin korundan nasiplendiğim değil

Aşkın kuytusunda saklandığım hiç değil

Nasip olursa İlahi Aşkımın sırdaş

Vakıf olduğum kadarıyla hayata

Mutluluğun refüze etmediği

Varsın olsun kansın yüreğim

Varsın olsun kırılsın kolum kanadım.

Namım aldı yürüdü Hak dilinde

Namağlup bir esinti olmaksa yüreklerin meclisinde

Sinemde bir bulut

Kulağıma fısıldayan umut:

Debelenir de debelenir içimdeki kayra

Neyse mümkün mü unutmak?

Nesri ömrün belki de sefasını asla süremeyeceğim

Bir c/esaret bellediğim

Varsın atsın şafağım

Tecrit edildiğim ne ki dünya denen zemheride?

Taziyelerimi sundum yeniden ve defalarca yüreğime

Makul olansa sevmekti nazarımda

Mağlup geldiğim belki de gözlerinde esir düştüğüm

Aymazlığım

Aykırı mizacım

Ant içtiğim

Ar bildiğim

Arz edip talep edilmediğim

Arşı alaya çıkar da çıkar hüzün dilekçem

Onayını almalıyım Rabbimden

Ötenazi yapmayı dilediğim

Yamalı yüreğim.

O kör bakışlarında insanların

Sevdalandığım nicesi dostluğun da vecizesi

Hükmünü sürense kader

Şairden öte şiarı olmalıyım sevginin

Hak hukuk bilmesin varsın insanlar

Varsın anılayım halk dilinde: derbeder

Yâd ettiğim dün ne ki kar

Bildiğim varsa yoksa hicap yüklü ömür

Sunumu kederin buyuransa kader

Zimmetli olduğum kadar acının tarifesi

Reşit bir hüzündür içimde saklı

Asla uçamadığım gökyüzü kadar

Uçuk çıkan bir şiirde gözlerimi kardığım her halükarda

Ölümsüzlüğe nazire eden bir şiir.

Varsın dillensin içimdeki sancı

Varsın tepinsin iç sesim

Baskın olsa da dış sesin

Tezahürü değil önem arz eden

Tevekkül yüklü bir heybe

Varsın olsun mutluluk bir hurafe

Aşkın diğer adı umudunsa kırık kanadı

Allah katında kabul görme arzusu

Yan çizen hayattan arda kalan

İçimde saklı o kalender

İnancını da muhafaza ettiği kadar…