Toggle right icons
Toggle menu
Kategoriler
Edebiyat
Dil Bilgisi
Güzel Sanatlar
Geleneksel Sanatlar
Sanat Galerisi
Forum
İş İlanları
Kitaplık
Şiiristan
Türküler
Üyelerden
Yazılar
Şiirler
Uyelerimiz
Hakkımızda
Hakkımızda
İletişim
İçerik Girişi
İçerik Ekle
Kitap Ekle
Üye Girişi
Arama
Ana Sayfa
������������������RLER
Deneme
G������nl������m������n-Kelimeleri-Heceleri-Hatta-Alfabeleri-Sana-Yetmiyor...
Mehmet-Alu������
Gönlümün Kelimeleri Heceleri Hatta Alfabeleri Sana Yetmiyor...
Ne senin beni anlayacağın var nede ben seni anlamaya çalışmanın yolunu bulacağım bu gidişle, aslında birbirimize yakın iken bu kadar uzakta olmanın acısını yaşıyoruz dedim, bana güldün! Ben aramızdaki uçurumları bir kenara bırakalım, yakınlaşalım zamanla aramızdaki uçurumlar kapanır diyorum, sen bana hemen kapatalım diyorsun! Aramızdaki uçurumları bir anda, yüzlerce kamyon toprak taşısa da dolmayacak kadar derin ama zamanla karşılıklı aşkımızla aşılır diyorum, sen yok diyorsun!
Sen bana hemen ev alalım, dayayalım döşeyelim diyorsun ben sana şimdi mümkün değil diyorum, sen küsüp gidiyorsun, daha yeni iki yıllık evliyiz biraz zaman geçsin diyorum beni anlamıyorsun! Her yıl tatile çıkalım diyorsun ben ise bir yıl ailemizi büyüklerimizi ziyaret edelim diyorum, bir yıl tatile gidelim diyorum, kabul etmiyor küsüp annene gidiyorsun…
Söyler misin sen veya ben hayatın neresindeyiz? Birbirimiz gönüllerimize yakın olmadıktan sonra, birbirimizin gözlerine gülümsemeyerek baktıktan sonra bu evlilik nasıl yürüyecek bana söyler misin? Susuyor, küserek çekip gidiyorsun! Artık hayal kuramıyorum, gülümsemek istesem de gülümseyemiyorum, sanki şimdilerde güneş ayrı ayrı üstümüze doğuyor, akşamlarımız ise hep 24 saat aynı oluyor! Yıldızlar yağardı gökyüzünde şehrimize şimdi bakıyorum gökyüzüne bir tane yıldız var, başkahiç yıldız yok!
Artık sevda şiirlerimi senin gönlüne yazamıyorum, gökyüzüne bazen de bulutlara yazıyorum, yağmurla beraber üzerine yağsın, geceleri yıldız olarak doğsun gönlünü aydınlatsın diye ama buda faydasız galiba! Ne mevsimlerimiz biz kokuyor, nede odamızın içi biz kokuyor… Bakışın tenin kokun adımların, hep isyan kokuyor dağ başında yetişen dikenler gibi elbiseye yapışınca parçalayan yırtan o çalılar gibi bakışların adımların kokun… Galiba ben yanıldım, güzel sözlerime karşılık bulacağım beni anlayacağını sandım ve galiba evet galiba yanıldım!
Artık seni uzaklarda sen uyurken seviyorum, gerçi ne kadar ayrı yataklarda yatsak ta bu beni kahr etse yüreğimi kanatsa da, gönlümün kelimeleri heceleri hatta alfabeleri sana yetmiyor, Türk dil kurumuna müracaat ederek yeni kelimeler bulmasını isteyeceğim, kendimi sana anlatabilmek için! Zaten bu dünyada herkesin her istediği olmuyor ben anlıyorum ama sana anlatmak ise çok zor ne yapayım uzaktan sevmeye devam edeceğim, sense asık suratınla yaşamaya devam edeceksin bu gidişle!
Gözlerinde kaybolmak yerine, yanında kaybolmak sana uzak olsa da aynı çatı altında, kedi farenin kovaladığı gibi birbirimizi kovalamaya, yeniden mutluluk dolu gülümsemeleri yakalamak için hayatın içinde o mutlu anı yakalamak için birbirimizi kovalamaya devam edeceğiz!
Mehmet Aluç-Kul Mehmet-
__________________
Mümin tövbe ile merhamet ister Rabbin'de affı için
Selam ve dua ile...
Mehmet Aluç
Gold Üye / Erkek / 1/20/2016
Paylaştıklarım
ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI
(2)
ETKİNLİKLER
(2)
KİTAP DÜKKANI
(3)
ŞİİRLER
(2530)
TARTIŞMA
(1)
YAZILAR
(884)
Hakkımda
1962 Malatya Doğumlu. Ortaokul mezunuyum. Çocukluğumda okuma hevesim Tarkan çizgi romanı okuyarak başladı.1975 yılları idi galiba o dönemde tanıştım ve okuma hevesim aç bir kurt gibi başladı ve o dönemde çıkan gazete, mecmua, çocuk romanı-Kemal ettin tuğcu Serisinin tamamına yakınını-okudum. Mecmua ve dergiler bana yetişmiyor desem yeri azdır. Bu muhteşem atmosferi yaşamak ve devam ettirmek için o yaşlarda çalışmaya başlayarak özgürce ailemden izin almadan bu dergileri özgürce alarak okumaya başladım, Bu okumanın güzelliğini nasıl tarif edeceğimi bilemiyorum adeta yutuyordum. Hele gırgır dergisi, Teksas, Tommiks haftalık hiç kaçırmazdım. İlk okuduğum roman -SUÇ VE CEZA- dır ve bu roman okuma hızımda1978’ler de başladı ve elime geçen ve yeni çıkan romanları hemen alıp bir çırpıda okuyordum.
Aynen deliler gibi hatta bir söz vardır-Aç olandan korkmayın gözü aç olandan korkun-diye bende aynen böyle idim. 1982 yılı Askerlik ve daha sonrası evlilik ve yaşama atılmamla bu yükseliş alçalmaya başladı. Evliyim 4 çocuk babasıyım.1990 yılında kamuda işçi olarak çalışmaya başladım. 2002 yılında tayinim nedeni ile çok sevdiğim şehirler arasında olan- Anakaraya- tayinim çıktı. 2010 yılına kadar çalıştım ve 2010 Ekim ayında emekli oldum. Şimdi kendi halimce okuyor ve yazmaya çalışıyorum -Allah'ın izni ile-Sinema, tiyatrodan, kitap okumaktan, ailemle baş başa vakit geçirmekten hoşlanırım.
×